Pîr'İ Gâlİbî H. Galİp Hasan Kuşçuoğlu (K.S.)
Hazretlerİnİn Hayatı
27.03.1919 - 14.12.2013
1919 yılında, Çorum’da, dindarlıkları ile temayüz etmiş anne-babadan dünyaya geldi. Seyyid ve şerif olup, nesebi Fatih devrinin meşhur astronomi alimi Ali Kuşçu’ya dayanır.
Fizik ve metafizik hayranlığı fıtratından gelen bir özelliği oldu. Bu sebeple ilkokul yıllarında löklanşe pillerden gece lambası yapıp kullanıyordu ki, henüz Çorum’da elektrik yoktu.
Tasavvufi bir ortamda yetişti. Annesi ve babası derviş olup, amcası Hacı Bekir Kuşçuoğlu Nakşî ve Mevlevî Şeyhi idi.
19 yaşında iken, 20.01.1939 tarihinde 7 tarikatten icazetli Çorumlu Hacı Mustafa Anaç Efendi’nin tek çocuğu Fatıma Hanımla evlendi. FatımaHanımdan 7 kız ve 1 erkek olmak üzere toplam 8 çocuğu oldu. Fatıma hanım 09.09.2004 tarihinde vefat etti. Bundan bir müddet sonra da Gâlip Efendi, Münevver hanımla evlendi. Varlıklı bir aileye mensup olmasına rağmen ailesinin geçimini mobilya ustası ve tüccar olarak elinin emeğiyle kendisi temin etmiştir.
İçerisindeki tasavvufi arzu ve iştiyakın tazyikine daha fazla dayanamayıp, 1949 yılında, “Maraş Fatihi” diye tanınan Ali Sezai Kurtaran’ın halifesi, Kadirî ve Rufaî Şeyhi Maraşlı Hacı Mustafa Yardımedici’ye intisap etti. 1956 yılı Berat gecesinde irşat vazifesi/hilafet müjdesi verildi. Bir kaç ay sonra ise bu görev şeyhi tarafından kendisine tebliğ edildi.
Bu tarihten itibaren yaptığı vaaz, sohbet ve zikirlerle insanların İslam’ı anlama ve yaşamaları yolunda olanca gücüyle çaba harcadı. Bildiği hakikatleri etrafına, hiç çekinmeden fakat ürkütmeden, tatlılıkla anlatması; tasavvufu siyasetten ve ticaretten uzak tutma hususunda son derece hassas olmakla birlikte “demokrasi”, “cumhuriyet”, “laiklik” ve “insan hakları”nın yanında olduğunu, Allah’a inanan herkesin “müslüman” olduğunu, Ehl-i Kitap ile Müslümanlar’ın kardeş olduğunu her fırsatta vurgulaması; fakir-fukaraya daima yardımı hiç terk etmeyişi ve ihvanını bu hususta sürekli teşvik etmesi; Türkiye’nin birçok ilinde ve ilçesinde külliye, cami, ibadethane, aşevi ve ekmek tevzi yerleri açarak, ibadet ve vakıf hizmetlerinin eksiksiz yürümesi için inşa edilen bu gibi tesisleri bizzat kendisinin kontrol etmesi Gâlip Efendi’nin özelliklerindendi.
Kendisine 1989 yılında umrede iken Gavs-ı A’zamlık makamı ve 1993 yılında da Galibilik ile “PÎR”lik bahşedilen Gâlip Efendi; Tasavvufî-dini görüşlerini ve yaşantısını, ömrünün sonuna kadar devam ettirdiği haftalık sohbetlerinin yanı sıra, kurucusu olduğu Gâlibî vakıfları tarafından ücretsiz olarak dağıtılan; Muhtaç Olduğumuz Kardeşlik, Tasavvuf ve Zikrullah, Metafizik I, Metafizik II, Merhamet-i İlâhîden Hikmet-i İlâhî Olan Asra Uyumlu Hikmet Damlaları, Hz. Kur’an’da Tesettür, Hicap ve Edep, Gâlibî Vazifelilerin Tarîk-i Müstakîm Mekârim-i Ahlâk El Kitabı ve İslâmî Tasavvuf Prensipleri, Hac Rehberi, Ehl-i Halden Derlenen Hikmetli Kelam ve Yaşantılar isimli kitaplarında dile getirdi.
Pîr-i Gâlibî H. Galip Hasan Kuşçuoğlu (K.S.) Hazretleri
Onun en önemli gayelerinden birisi de, insanların İslam’ı; tasavvufu ve hayatı doğru bilerek, hurafeye ve bid’ate kaçmadan, bilim, teknoloji ve sosyal gerçeklerle tenakuza düşmeden, kardeşlik içerisinde yaşamaları idi.
Büyük bir şevk ve zevkle icra ettiği irşat vazifesinin bir semeresi olarak, 15.03.2011 tarifinde Hacı Ali Yetkinşekerci Efendi’ye Antalya’da ve 19.01.2012 tarihinde, Hacı Atıf Uzunömeroğlu Efendi’ye de İstanbul’da iken tarikatinden icazet verdi.
96 yıllık ömrü boyunca herkesi manevi vazifesinden istifade etmeye çağırmış, hayatı boyunca sadece Hakk’ın rızasını düstur edinmiş, kendisi hakkında pek çok akademik çalışma yapılmış ve manevi imtihanda Hz. Peygamber tarafından kendisine “Şeyh Sadi Şirazî II” lakabı verilmiş olan Pîr-i Gâlibî Gavs-ı A’zam Seyyid Şerif Hacı Gâlip Hasan Kuşçuoğlu (kuddise sırruhû) 14 Aralık 2013 tarihinde Antalya’da irtihal eylemiş ve ertesi gün İstanbul Merkez Küllüyesi’ne defnedilmiştir.
Sohbetlerinde “Fikirlerimi televizyondan, internetten veya herhangi bir şekilde duyup kabul eden herkesi ben de evlat olarak kabul ettim.” diyen Pirimizden Allah Teâla ve Tekaddes Hazretleri razı olsun. Dergahımızı da kıyamete kadar, Hak ve hakikat üzere daim eylesin.